Birleşik Devletler S&P’ye Dava Açtı

Küresel finansal krizin ortaya çıkmasındaki etkenlerden birisi pek çok bankanın ve finansal kuruluşun yatırım yaptıkları subprime (eşik-altı) mortgagelerinden kaynaklanan çok büyük bir risk altına girdiklerinin fark edilmesidir. Subprime kavramı kredi notu yeterli seviyede olmayan kişilerin daha fazla faiz ödemek koşulu ile kredilerden yararlandırılmasıdır. Borç alan kişilerin büyük bir bölümü ödemelerini gerçekleştirecek düzeyde olsa da aralarından mutlaka geri ödemeleri gerçekleştiremeyecek olanlar da çıkacaktır. Finans dünyası sihirbazları bu kredileri bir araya toplayarak satmak yoluna gitmişlerdir. Onlara göre ürettikleri fikir başarılı olacak ve büyük çoğunluğun yapacağı ödemeler bu “ürünün” ayakta durması için yeterli olacaktı.

CDO olarak da adlandırılan bu yatırım araçları ve taşıdıkları riskler en ileride gelen kredi derecelendirme kuruluşlarından yatırım yapılabilir notu da almayı başarmıştı. Bu inceleme hizmetini sağlayan kuruluşlar tabi ki verdikleri servisin ücretini almışlardır. Bu tip değerlendirmeler yaparken vardıkları sonuçları kendi çıkarları uğruna yönlendirmek için açık kapıda bırakmışlardır. Tabi sonrasında yaşanan gelişmeler bunun finans tarihinde yapılan en büyük hatalardan birisi olduğunu ortaya koymuştur.

Birleşik Devletler Adalet Bakanlığı, en büyük kredi derecelendirme kuruluşlarından birisi olan Standard & Poor’s aleyhine (kuruluşun CDO’ların taşıdığı riskleri bilinçli bir şekilde göz ardı ettiği suçlamasıyla) dava açmaya karar vermiştir. S&P tarafından yapılan açıklamada bu kararın kuruluşun ülkenin AAA olan kredi notunu bütçe tavanı nedeniyle AA+ seviyesine düşürmesi ile ilgili olduğu belirtilmektedir. Umalım ki mahkemede savunma yapacakları sırada kendilerine daha iyi bir savunma bulabilsinler. Eğer bu dava neticesinde Standard & Poor’s kuruluşu cezalandırılırsa, başka ülkeler de benzer ceza davaları açma yoluna gidebilir.