Yunanistan Seçimleri Eylül Ayında Yapılacak

Yunanistan anayasasına göre, eğer bir hükümet bir yıldan az iktidarda kalmış ve istifasını vermişse, Devlet Başkanı diğer politik partileri yeni hükümeti kurabilmeleri için görevlendirebilir. Alexis Tsipras hükümetinin geçen Perşembe günü istifa etmesi ile birlikte dikkatler anayasanın tanıdığı bu hakka -mecliste var olan diğer partilerin bir şekilde organize olup yeterli desteği sağlayıp sağlayamayacağına- çevrilmiştir.

Görünüşe bakılırsa herhangi bir grubun ihtiyaç duyduğu desteği toplaması ve ülkeyi yönetmeye başlaması mümkün değildir. Bu tabloya göre, yeni seçimlerin gelecek ayın 20'si gibi erken bir tarihte yapılması mümkündür (Yunanlıların ne kadar kısa bir sürede referandum yaptıklarını düşünürseniz bu süre hazırlıklar için yeter de artar bile...)

Tsipras'ın kendisini pozisyonunun sorgulandığı bir konumda bulması alsında kaçınılmazdı; zira Yunanistan'ın hızlı ve acılı bir biçimde Euro'dan şutlanmaması için Euro Bölgesi'nden üçüncü kez yardım alınmasını sağlayacak anlaşmayı onaylamıştı. Diğer taraftan kreditörler, kritik konulara yönelik yasaların bir an önce çıkarılmasının kendileri tarafından sağlanacak destek açısından büyük öneme sahip olduğunu net bir dille ifade etmişti. Yunan yönetimi kendi tutumunu açık bir dille kamuoyuna iletmiş fakat ellerindeki anlaşmanın en gerçekçi ve son fırsat olduğunu da söylemişti. Parlamentodaki tartışmalar esnasında Syriza koalisyonunda bir takım çatlaklıklar meydana gelmişti. Bloğunda yer alan 149 milletvekilinde 43'ünün isyan bayağı çekmesi ve karşı tavır takınması hükümeti muhalefetin oylarına muhtaç bırakmıştı. Syriza'ya karşı çıkan ve aksi doğrultuda görüş beyan eden bu 25 kişilik grup, Popüler Birlik adı altında birleşmişti.

Avrupa Topluluğu, ülkenin kendi ayakları üzerinde durabilmesi için gereken reformların sürekli bir şekilde uygulanmasının önemini defalarca vurgulamıştır. Bu hassasiyetin belirgin bir şekilde ortaya konulduğunu düşünürsek Syriza veya Popüler Birlik gruplarının ülkeye kazandıracakları pek fazla bir şeyin olmadığını rahatlıkla görebiliriz. Eğer bu analiz doğru ise, Yunan halkı geçmişte görev yapan sağ kanat partileri ile (en son seçimde tepki oylarını toplamak suretiyle zafere kazanan) sol kanat arasında bir tercih yapmak zorunda kalacak demektir.

Hükümetin değişmesi ister istemez piyasada tedirginliklere ve istikrarsızlıklara yol açacaktır. Yeni hükümetin Uluslararası Para Fonu ve Euro Bölgesi'nin telkinlerine (Syriza'ya nazaran) daha yumuşak başlı yaklaşması olasıdır. Çin borsalarındaki çöküşün tetiklediği tufanın tüm dikkatleri Asya'ya kaydırması Yunanistan'da yaşananların manşetlerde ancak en alt sıralarda yer bulabilmesine yol açmaktadır.

Dr. Mike Campbell
İngiliz bir bilim adamı ve serbest yazardır. Belçika, Ghent’te doktorasını yapmıştır. İngiltere’den ayrılmasından bu yana Belçika, Fransa, Monaco ve Avusturya’da çalışmıştır. Bir yazar olarak ticaret, bilim, sağlık ve çevre konuları üzerinde yoğunlaşmıştır.