Son aylar pek çok yatırımcı için zor bir zaman dilimi oldu. Duyarlı olan piyasalara yaşanan endişeler ve birbirine bağlı olarak yaşanan gelişmeler hakim oldu. Bu nedenle dünyanın pek çok ünlü yatırımcısı sıkıntılı bir yıl geçirdi. İyi durumda olarak nitelendirilen yatırımcılar bile ancak küçük kazançlar elde edebildiler. Forex piyasası ise kısa vadeli işlemler yapanlar için bir cennet gibiydi.
Akımlara (trendlere) bağlı olarak işlem yapan yatırımcılar ise bir testerenin dişleri gibi keskin hareket eden piyasa içinde zor anlar yaşadılar diyebiliriz. Ne yazık ki son 12 ay içerisinde yaşadığımız bu dalgalanmanın önümüzdeki zaman dilimi içerisinde bir süre daha devam edecektir.
Bunun birçok nedeni olabilir fakat en belirgin olan sebep yatırımcılar arasında olan fikir ayrılığıdır. Bu fikir ayrılığı Avrupa’da yaşanan sıkıntının ne kadar ciddi olduğu yönündedir. Bu tip durumlar için kullanılan bir söz vardır; “her şey bir şekilde kendiliğinden çözülecektir”. Körü körüne yaşanılan bir inanış hâkimiyeti sürdürmektedir. Bir söylenti ile ani yükseliş yaşayan piyasa uzun vadede aynı noktaya geri dönmektedir. Bu tip fiyat hareketleri yüzünden pek çok yatırımcı para kaybetmiştir. Piyasanın ne yöne gideceğini bilmemesinden ötürü pek çok hesap yel olmuştur.
Bunda koşullandırılmış olmanın etkisi büyüktür belki de. Sıradan bir yatırımcının bildiği tek şey dolar satıp avro almaktır. Döviz piyasasında işlem yapanların bir çoğu EUR/USD paritesinin düşeceğini hatırlayacak kadar eski değildir. AUD/USD için de aynı şey söylenebilir. AUD/USD de genel olarak bakıldığında son birkaç sene içerisinde iyi bir performans sergilemiştir. Görünen odur ki piyasalar riskli yatırım araçlarında ne şekilde olursa olsun çaresizce bir yükseliş beklemektedir. Bu sebepten dolayı iyi bir haber duyulduğunda yaşanan yükseliş, kötü bir haber duyulduğunda yaşanan düşüşten fazla olmaktadır. Bu durum, piyasalar Avrupa’nın batıp batmayacağı konusunda hemfikir olana kadar devem edecek gibi görünmektedir.