Yakın zamanda ortaya çıkabilecek krizlere yönelik potansiyel pek çok kişi için bir huzursuzluk kaynağıdır - tabi yatırımcılar için durum farklı olabilir! Bunun nedeni, başkalarının korkuları ve panikleri üzerinden para kazanmak üzücü olsa bile, olası bir krizi erkenden fark etmenin para kazanmak için ciddi bir fırsat tanımasıdır. İnsan psikolojisi gereği kriz olasılıkları hafife alınmaktadır. Neticede, beklenmedik olaylar bir anda patlak verir ve bir çığ gibi büyürler.
Bu psikolojik durum, yatırımcıların genellikle yaşanan krizi doğru değerlendirememesine ve kazanç elde edememesine yol açmaktadır. Şu şekilde bir bakış açısıyla da yaklaşabilirsiniz: diyelim ki bir bahis sitesine gittiniz; eğer burada 100’e 1 veren bir işlem görüyorsanız, bunun nedeni o bahsin getçekleşmesinin çok yüksek ihtimale sahip olmasıdır. Kazanma şansınızın düşük olduğu bahisler (%2 veya %3 kazanma olasılığı gibi) çok daha büyük rakamlar ödemeyi vaat eder. Bu olay finansal piyasalarda da geçerlidir. Kitlelerin büyük bölümü uzun vadeyi dikkate almadıklarından kayıplar yaşarlar.
Politik ve finansal krizlerin para kazanmak için elverişli fırsatlar sunduğu konusunu açıklığa kavuşturduğumuza göre artık 2017 yılında nelerin “başımıza gelebileceğini” incelemeye başlayabiliriz.
Avrupa Birliği’nin Parçalanması
2017 yılı Avrupa Birliği için üç önemli politik olaya ev sahipliği yapacaktır. Bunlardan birincisi 15 Mart 2017 tarihinde Hollanda’da yapılacak olan genel seçimdir. Son altı hafta içerisinde gerçekleştirilen anketler Geert Wilder’in partisinin (PVV) seçim yarışını önde götürdüğünü ortaya koymaktadır. Bu parti, ülkenin Avrupa Birliği’nden ayrılması gerektiğini savunmaktadır. Wilder’in partisinin seçimde en fazla oyu alması kendisinin başbakan olmasına yetmeyebilir fakat topluluk karşıtı söylemler ve oluşumlar Euro açısından olumsuz bir etki meydana getirecektir.
Fransa’da başkanlık seçimleri 23 Nisan 2017 tarihinde gerçekleştirilecektir. Seçim yarışı aylardır Marine Le Pen’in Ulusal Cephe partisi ile merkez sağ partisi arasında gidip gelmektedir. Le Pen’in son zamanlarda oy kaybetmesine karşın Ulusal Cephe’nin başa geçmesi büyük bir politik deprem niteliğinde olabilir zira Le Pen kazanması halinde AB üyeliğini referanduma götüreceği sözünü vermiştir. Bu senaryonun gerçekleşmesi halinde Euro sarsılacaktır. Fransa’nın bloktan ayrılmak yönünde karar alması ise birleşik Avrupa projesini bitireceğinden Euro’nun da sonu anlamına gelecektir.
Son olarak, 22 Ekim 2017 tarihinde Almanya genel seçime gidecektir. Anketler bir hükümet değişikliğinin olasılık dahilinde olduğunu ortaya koymaktadır fakat yine de, topluluk karşıtı görüşün seçimde zafer kazanması pek de mümkün görünmemektedir.
Hollanda ve Fransa’daki seçmenleri AB karşıtı partileri iktidara getirmesi ilginç politik hareketleri tetikleyebilir. Kaldı ki, bu iki seçimin sonuçları daha ileri tarihteki Almanya seçimlerini de etkileyebilir. Britanya’nın 2016 yılında topluluktan ayrılma yönünde bir seçim yapması Hollanda’daki topluluk karşıtlarına güç vermişti.
Çin ile ABD veya ABD’nin Müttefiki ile Askeri Çatışmaya Girmesi
Beyaz Saray’ın bir sonraki ev sahibi Donald Trump’ın Çin’e yönelik pek de diplomatik olmayan bir lisan kullanması (gerek seçim kampanyasında gerekse seçim sonrasında) büyük bir dikkat çekmişti. Trump, Çin’in ABD ile arasındaki ticaret sözleşmelerini suistimal ettiğini ve para birimini çıkarları doğrultusunda manipüle ettiğini savunan bir platformu yönetmektedir. Kendisinin bu konuya seçim vaadi olarak mı ilgi duyduğu, yoksa başkanlığı döneminde de işin üzerine gidip gitmeyeceği konuları henüz belirsizliğini korumaktadır. Trump, Tayvan lideri ile doğrudan görüşme yaparak tek Çin ideolojisini savunan Çinli yetkilileri kızdırmıştı. Çin’in bölgede gücü artırma çalışmalarına hız vermesi (Güney Çin denizinde agresif konuşlanma girişimleri) ve bu esnada ABD’nin bölgedeki müttefiki Filipinler ile olan ilişkilerini azalatması yeni sorunları beraberinde getirebilir.
Trump yönetimi ile Çin hükümetinin sorunların daha da büyümesini engellemesi için çok çaba sarf etmesi gerekecektir. Büyük oyuncular arasındaki tansiyonun artması huzursuzluk meydana getirebilir.
Kuzey Kore’nin Askeri Kabiliyetini Artırması
Kısa bir süre önce Kuzey Kore lideri Kim Jong Un, kıtalararası balistik füze çalışmalarında son aşamaya geldiğini ifade etmiştir. Böyle bir silahın kullanılır hale gelmesi ve nükleer kapasite ile donatılması Amerika Birleşik Devletleri açısından ciddi bir tehdit anlamına gelecektir. Kuzey Kore, geçen yaz döneminde Japonya’ya doğru balistik bir füze denemesini başarıyla gerçekleştirmişti.
Donald Trump, birkaç gün önce, böyle bir şeyin gerçekleşmeyeceğini söylemiştir. Eğer uzmanlar yanılır ve Kim Jong Un böyle bir güce kavuşursa, ABD ile mevcut gerilim tırmanışa geçebilir. Bu durum tabi ki piyasaları etkileyecektir.
Krizden Kazanç Sağlamak
Görüldüğü üzere, önümüzdeki on iki aylık süre içerisinde yaşanabilecek pek çok kriz potansiyeli bulunmaktadır fakat yine de belirli bir yatırım aracı seçmek zor olabilir. Aşırı hareketlilik ortaya çıkabileceğine yönelik bahisler (bireysel hizmet veren Forex aracı kurumlarının sunmadığı araçlar), opsiyonlar ve hisse senetleri piyasaları ön plana çıkacaktır.
Bireysel Forex yatırımcılarının Euro üzerinde (USD, JPY veya “güvenli liman” araçlar karşısında) kısa pozisyon açabilecekleri formasyonları takip etmeleri uygun bir seçim olabilir. Böylelikle Euro’nun, özellikle de işlerin karmaşık hale geleceği Hollanda ve Fransa seçimlerinde, keskin düşüşlerinden faydalanabilirsiniz.