İngiltere Beyanatında Sonbaharın Kasveti

İngiliz Maliye bakanı her yılın bu zamanında ülke ekonomisinin durumu ve gidişatı hakkında bilgi verir. Bu rapor sonbahar raporu olarak adlandırılmaktadır. Raporun özetinde şu ifadeler kullanılmıştır: “İngiltere ekonomisi son nesillerin gördüğü en kötü ekonomik krizin etkilerinden kendini toparlamaktadır. Başa çıkılamaz bir borç yükü üzerine inşa edilen bir büyüme süreci yaşanmıştır. İkinci dünya savaşından sonraki en büyük bütçe açığını miras alan hükümet, büyük ekonomilerin yaşayabileceği en derin durgunluk dönemlerinden bir tanesine tanık olmuştur. Dünya genelinde, son üç yıl içerisinde, yaşanan toparlanma süreci tahminlerin altında gerçekleşmiştir.” Bart Simpson’un da söylediği gibi “ben geldiğimde zaten bozulmuştu”.

Doğal olarak, görevdeki hükümet devraldığı enkaz için bir önceki yönetimi suçlamaktadır (tabi bir önceki hükümet de aynısını yapmıştı). Bakanın açıklamasındaki önemli nokta, (kendi kontrollerinde olmayan faktörlerden dolayı) İngiltere’nin bütçe açığını kontrol altına alabilmek için fazladan bir seneye daha ihtiyaç olacağıdır. Bu da demek oluyor ki kesintiler tahmin edildiğinden uzun sürecektir. Yani tasarruf tedbirleri 2017/18 yılına kadar devam edecektir. Hükümet gelecek sene yapacağı kesintiyi %1 olarak düşünülürken, 2014 yılında kesintiler %2 oranına çıkarılacaktır. 2014 yılında yerel yönetimlerin bütçelerinde de %2 kesinti yapılması planlanmaktadır.

Bakan, büyümede yaşanılacak sıkıntılar üzerinde de güncel hedefleri açıklamıştır. %0.8 olarak planlanan 2012 yılı büyüme hızı, %0.1 gerilemeye dönüşmüştür. Bakanın kristal küresi gelecek seneki büyüme hızının %1.2 olacağını göstermektedir. 2014 yılından 2017 yılına kadar olan zaman zarfında ise büyüme hedefleri %2, %2.3 ve %2.7 olarak düşünülmektedir.

Hükümet 2009/10 yıllarında GSYH’nin %48i oranında bulunan harcama maliyetlerinin, 2017/18 yılında %39.5 seviyesine gerileyeceğini tahmin etmektedir. Tabi ki bu bir sonraki hükümetin seçilmesinden sonra gerçekleşebilecek bir plandır. Muhtemelen, o zaman iş başına geçecek olan hükümet de diğerlerinin yapmış olduğu gibi kendinden öncekini suçlayacaktır.