Konut Fiyatları 2006'dan Bu Yana Görülen En Yüksek Artışı Yaşıyor

Konut piyasası bir toplumun sahip olduğu güveni gösteren öğelerden biridir. İnsanlar işlerinin geleceğinden ve mortgage ödemelerinden endişe ederlerse, (diğer bir deyişle yeni bir konut için duydukları ihtiyaç azalırsa) satılan konutların miktarında (ve doğal olarak konut fiyatlarında da) bir azalma yaşanacaktır.

En son yayınlanan Case-Shiller endeksine göre konut fiyatları, yıllık bazda, %5.5 artış göstermiştir. Yaşanan bu yükseliş, 2006 yılında ortaya çıkan küresel finansal krizden bu zamana kadar gerçekleşen en hızlı artış olmuştur. 20 şehrin konut fiyatları üzerinde yapılan ankete göre, sadece New York bölgesinde %1.2 oranında bir düşüş gerçekleşmiştir. Bazı bölgelerde ise artış adeta tavana vurmuştur: Phoenix Arizona’da %23, Detroit ve San Fransisco bölgelerinde %10 oranında yükselme kaydedilmiştir. Fiyatlarda yaşanan artış, yaşanan krizden bu yana görülen en büyük hıza sahip olsa da konut ücretleri piyasanın tepe noktasından %30 aşağıda bulunmaktadır. Bu durum ya fiyatların cazip olduğunu yada konut piyasasının uzun süredir beklediği düzeltmenin gerçekleşmiş olduğu anlamına gelecektir, tabi siz hangi yönde bakmayı tercih ederseniz.

Ev satışlarının ve yeni başlayan inşaatların hacmi uzun vade ortalamanın halen altında bulunmaktadır. Bu da bize küresel finansal krizin ne kadar derin olmuş olduğunu gösterecektir. Öte yandan, satılamayan konut oranı kriz öncesi rakamlara geri dönmüştür.

Diğer veriler ise Amerika’da tüketici güveninin Ocak ayı içerisinde azaldığını işaret etmektedir. Conference Board tarafından hazırlanan raporda tüketici güven endeksinin 66.7 seviyesinden 58.6 seviyesine hızlı bir düşüş yaşadığı kaydedilmektedir. Analizciler rakamlarda görülen bu değişimi bir son dakika anlaşması ile ortadan kaldırılan “mali uçurum” tehdidine bağlamaktadır. Sağlanan anlaşma ile vergilerde yaşanacak büyük artış ve harcama kesintilerinin otomatik olarak devreye sokulması önlenmişti. Harcama kesintileri problemini geçici olarak erteleyen bu çözümün ardından kesin ve net bir uzlaşmaya varabilmek için politikacıların önünde iki aya yakın bir süre bulunmaktadır.