Birleşik Krallık, ihtişamlı AAA kredi notunu Moody’s kredi derecelendirme kuruluşunun ülke üzerinde yaptığı değerlendirme ertesinde (geçen ay) kaybetmişti. Birleşik Krallığın borç yükünün tahminlerin üstünde olması ve ekonomik büyüme tahminlerinin azalması gibi nedenlerden kaynaklanan endişeler Fitch’s kredi derecelendirme kuruluşunun da benzer bir adım atmasına sebep olacak gibi görünmektedir. İngiltere Maliye Bakanı George Osborne (Aralık ayında yapılan araştırmalara bağlı olarak) 2013 yılına yönelik büyüme beklentilerini %1.2 oranından %0.6 oranına düşürmüştür. Ülke, bütçe açığını kapatmak ve borç yükünü hafifletebilmek için tasarlanan tasarruf tedbirlerini uygulamaktadır.
Hükümetin tasarruf amacı ile harcama yaptığı programlara daha az para ayırması İngiltere içerisindeki talebi kesinlikle daraltmaktadır. Satın alınan hizmetlerin ve malların azalması iş kayıplarına da yol açmaktadır; zira işverenler üretimlerini ve doğal olarak sağladıkları istihdam miktarını azalan talebe göre yeniden ayarlamaktadırlar. Uluslararası Para Fonu, bütçe açığının büyümeyi zedelemeden yapılması gerektiğini savunan kuruluşlar arasındadır.
Birleşik Krallık hükümetinin izlediği politikalara (ve yeni bütçede bazı mortgage kredilerinin devlet tarafından güvence altına alınmasına dair verilen sözlere) yönelik yeni bir karşı ses yükselmektedir. Daha önce Birleşik Devletlerde Hazine Bakanlığı, Dünya Bankası Başkanlığı ve Başkan Danışmanlığı gibi önemli görevlerde bulunmuş olan Profesör Larry Summers, İngiltere’nin izlediği politikaların “mantığa sığmadığını” belirtmiştir. BBC’nin Haber Gecesi programına konuk olan Profesör Summers şu açıklamalarda bulunmuştur:
“Dışarıdan durumu takip eden bir kişi olarak İngiliz politikalarını anlamakta zorlandığımı belirtmek isterim. Benim düşünceme göre -ki temel finans ders kitaplarında da bu şekilde öğretilmektedir- verilen borcun garantilenmesi ile borcun kendisi prensipte aynıdır. Her ikisi de vergi ödeyenleri kaybetme riskine maruz bırakmaktadır. İngiltere, azimli ve cesur bir kemer sıkma politikasının deneysel evrelerinin etkisini test etmektedir. Şu ana kadar gelen sonuçlar -beklendiği gibi- tasarruf tedbirlerinin talepte azalma yaşanmasına neden olduğunu ortaya koymaktadır. Talepte yaşanan bu azalma ülkenin üretiminin (karamsarların tahminlerinin de ötesinde) azalmasına yol açmaktadır.”
George Osborne ise İngiltere’yi geleceğe taşıyabilmek için hükümetin gerçekleştirdiği uygulamaların sürdürülmesi gerektiğini açık bir şekilde dile getirmiştir.