Bir ülkenin ticaret dengesi çok basit olarak söylemek gerekirse, yaptığı ile ihracat ile ithalat arasındaki farktır. Yakın zamanda açıklanan rakamlara göre, Japon yeninin büyük ölçüde değer kaybetmiş olmasına rağmen, Japonya’nın ticaret dengesi arka arkaya sekiz aydır negatif durumdadır.
Geçen Temmuz ayından bu yana Japon yeni Euro karşısında %30 değer kaybetmiştir, bunun anlamı Japon ürünleri bugün Avrupa’da neredeyse üçte bir ucuzlamıştır. Fakat ihracatın yeniden hayat bulabilmesi zaman almaktadır. Hem küresel talepte azalma yaşanmaktadır hem de Euro Bölgesi halen borç krizinin yarattığı belirsizlikten kurtulamamıştır. Bu rakamları etkileyen diğer bir faktör ise gerek lojistik amaçlı gerekse işgücü maliyetlerini düşürmek için üretimin yurtdışına kaydırılmış olmasıdır. Japonya’nın Avrupa Topluluğuna yaptığı ihraç 17 aydır acı çekmektedir.
Şubat ayına ait ticaret açığı 8.1 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Bir senelik dönem bazında %2.9 azalmanın yaşandığı gözlenirken, ithalat %11.9 oranında artış yaşamıştır. Hammaddelerin büyük bir çoğunluğu dolar üzerinden fiyatlandırılmaktadır. Bunun anlamı alınan hammaddelere daha çok para ödendiğidir. 2011 yılının Mart ayındaki deprem ve tsunami sonrasında pek çok nükleer enerji santralinin devreden çıkarılması ülkeyi fosil yakıt ithalatı yapmak zorunda bırakmıştır.
Çin Japonya’nın en büyük ticaret ortaklarından birisi haline gelmiştir fakat bu pazara yapılan ihracat Çin’den gelen talebin azalması neticesinde gerileme kaydetmiştir. Tabi Batı Çin denizinde bulunan boş adalar yüzünden iki ülke arasında çıkan gerginliğin de önemli bir rol oynadığını söyleyebiliriz. Söylentilere göre adaların kontrolü bölgede bulunan petrokimyasal kaynakların kimin tarafından kullanılacağını da tartışmaya açacaktır.