Alman ekonomisinin hem Euro Bölgesinin hem de Avrupa Topluluğunun en büyüğü olmasından dolayı Almanya’ya ait ekonomik veriler büyük bir dikkatle takip edilmektedir. Almanya, aynı zamanda, Avrupa topluğu içerisinde (Avusturya ile birlikte) en az işsizlik oranın bulunduğu ülke konumundadır; diğer bir deyişle işgücünün 2.9 milyon kadarı boştadır.
Alman ekonomisi 2012 yılının dördüncü çeyreğinde %0.6 oranında gerilemişti. 2013 yılının ilk çeyreğinde ait verilerin de küçülmeyi göstermesi halinde Alman ekonomisi resesyona girmiş anlamına gelecektir. Analizciler bu konuda biraz iyimser bir tavır sergileyerek ekonominin %0.3 büyüme yakalayacağını tahmin etmektedir.
Almanya’dan açıklanan Mart ayına ait endüstriyel üretim verilerinin güçlü bir gelişme göstererek %1.2 oranında gelmesi ekonomiye yönelik endişesi olanları sevindirecek bir haberdir. Fabrika siparişleri verilerinin de iyi gelmesi iyimserliğin tavana vurmasına yardımcı olmuştur. Endüstriyel üretim verileri imalat, madencilik, gaz ve elektrik üretimi sektörlerinin üretkenliğini ölçmektedir. Şubat ayına ait endüstriyel üretim verileri %0.6 olarak revize edilmiştir. Bu çeyreğe ait verilerin 2012 yılının dördüncü çeyreğine ait verilerden %0.2 fazla olması Alman ekonomisinin 2013 yılı ilk çeyreğinde büyümeyi yakaladığına olan inancı güçlendirmektedir.
Son zamanlarda artan işsizlik ve Çin’de yaşanan yavaşlamanın yanı sıra Avrupa’da süregelen borç krizine yönelik endişelerin artması neticesinde iş çevrelerinin güven faktörünün azalması, ekonomik göstergelerde karmaşıklık ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Yine de, Çin’in üretiminde artma eğiliminin gözlenmesi ve krizin son kurbanı olan Güney Kıbrıs’ta durumun yatışması olumlu bir gelişmedir, en azından şimdi öyle görünmektedir.
Avrupa’nın dinamosunun güçlenmeye devam edeceğine dair iyimserlik havasının yarattığı tatlı rüzgarlar Alman Dax endeksinin 8000 seviyesi yukarısına çıkarak yeni rekor seviyelere yelken açmasına yardımcı olmuştur.