Haziran ayında USD/JPY paritesi 100 seviyelerinden 94 bölgesine doğru düşüşe geçmiş ardından da 98 seviyelerine kadar yeniden tırmanmıştı. Bu dönemde Amerikan dolarının Japon yeni karşısında değer kaybetmesinin asıl nedeni yatırımcıların Amerika Merkez Bankasının (Fed) gerçekleştirdiği 85 milyar dolar tutarındaki aylık tahvil alımlarını durduracağına dair korkulardı. Daha sonraki günlerde, Fed yetkilileri tarafından yapılan açıklamalarda merkez bankasının ekonomiye verdiği desteği (şu anda %7.6 seviyesinde bulunan) işsizlik oranı %6.5 noktasına gelene kadar çekmeyeceğini vurgulaması doların kendisini toparlamasına yardımcı olmuştur. Fed, ekonomi arzulanan sağlığına kavuşmaya başlasa bile varlık alımlarının aşamalı bir şekilde azaltılacağının altını çizmektedir. Temmuz ayı içerisinde ise USD/JPY paritesinin 101 seviyelerine tırmandığını fakat ardından önce 100.4 seviyesine, sonrasında ise 98.26 seviyesine keskin bir düşüşün yaşandığı görmekteyiz – akla ilk gelen soru neden böyle olduğudur.
Görünüşe göre yaşanan düşüş Birleşik Devletlerin hazine tahvillerini alan yatırımcıların portföylerinde yaptığı ayarlamaların dolaylı yoldan yarattığı etkilerden kaynaklanmaktadır. Amerika’dan gelen konut satışları verilerinin beklentilerin (yatırımcılar %0.6 artış yaşanılacağını tahmin ediyorlardı) aksine satışların %1.2 düştüğünü göstermesi de USD/JPY paritesi üzerinde etkili olmuştur.
Japonya’dan açıklanan veriler ise ülkede hayat pahalılığının %0.4 oranında artış kaydettiğini göstermektedir. Bu haber enflasyonu körüklemeye çalışan Japonya Merkez Bankası açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmektedir. Öte yandan, fiyatların artmasına neden olan ana sebebin yerel talebin güçlenmesi değil de artan enerji fiyatları olduğu düşünülmektedir. 2011 yılında yaşanan deprem ve tsunami felaketleri ertesinde ülke genelinde faaliyet veren nükleer reaktörlerin kapatılması Japonya’nın -elektrik üretebilmesi için- fosil yakıtlara olan ihtiyacını çok büyük bir oranda fazlalaştırmıştı. Japon yeninin değer kaybetmesi bu amaç doğrultusunda alınan yakıtların daha pahalı olmasına yol açmaktadır.