İşlerin daha basit olduğu dönemlerde bankalar birikimlerinizi depoladığınız ve karşılığında faiz elde ettiğiniz, tüketici veya ev kredisi aldığınız ya da hisse ve tahvil yatırımlarınıza yön vermelerini istediğiniz kuruluşlardı. Bankaların kazançları verdikleri kredilerden aldıkları komisyonlar, bankacılık işlemlerinizden kestikleri ücretler ve senelik hesap işletim ücretleriydi. Öte yandan, zaman içerisinde köprülerden çok su aktı ve bankalar da kazançlarını artırabilmek için çok daha yaratıcı yöntemler keşfettiler; bazen yasaların sınırlarını zorladılar, bazen de skandallara imza attılar.
Küresel Finansal Krizin faturası tutarsız bankacılık uygulamaları ve finansal sektör içerisindeki ölçüsüzlüğe çıkarılmıştır. Bu durum İngiltere, Euro Bölgesi ve Avrupa Topluluğu gibi pek çok yerde bazı yasal reformların yapılmasına neden olmuştur. Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan beş ana denetim mekanizması (ABD finans sektörünü kontrol altında tutabilmek üzere çıkarılmış olan) Dodd-Frank Kanununun yapı taşını oluşturan Volcker Yönetmeliğinde yeni değişikliklere gitmişlerdir. Taslağı hazırlayan Paul Volcker, Fed’in eski bölgesel başkanlarından birisidir. 21 Temmuz 2015 tarihinden itibaren uygulamaya sokulacak olan kurallara göre bankaların (müşterilerinin haricinde) kendilerine ait kaynaklar ile işlem yapması yasaklanacaktır.
Bankaların gerçekleştirdikleri alım satım işlemlerinden senelik 2 milyar ila 10 milyar dolar arasında net kazanç elde ettikleri düşünüldüğünde, endüstrinin bu karara neden büyük tepki gösterdiği -ve tabi tasarının uygulanmasının neden üç yıl gibi bir zaman aldığı- daha rahat anlaşılabilir.
Başkan Obama tasarı üzerine yaptığı konuşmasında: “Volcker Yönetmeliği, bankaların hükümetin garanti altına aldığı paraları yasadışı yollardan kullanarak bütün finans sektörünü tehlikeye atan spekülatif bahisler yapmasını engelleyecektir. Bu yönetmelik banka patronlarından kuruluşlarının tehlikeli faaliyetlerine son vermesini ve yeni bir çağ açmalarını talep etmektedir” demiştir.
Gelen duyumlar ABD Ticaret Odası’nın bu yasanın detaylarından pek de hoşnut olmadığı ve konuyu yargıya taşımalarının söz konusu olabileceği yönündedir.