Bu davranış ülke ekonomisinin can damarı olan yerel talebin zayıflamasıyla sonuçlanır. Japonya’daki enflasyon seviyesinin makul ölçülere çıkarılması ve aynı çerçeve içerisinde korunması Başbakan Shinzo Abe hükümetinin ana politikası olmuştur. Japonya Merkez Bankası’nın enflasyon hedefi artık %2 seviyesindedir.
Enflasyonun körüklenmesi ve hazineye giren paranın artırılmasını hedefleyen stratejilerin arasında satış vergilerinin %5 oranından %8 oranına çıkarılması bulunmaktaydı. Bu artırım son 17 içerisinde ilk olmuştur ve bu vergi gelecek yılın Ekim ayında %10 seviyesine yükseltilecektir.
Mayıs ayına ait veriler tüketici fiyat endeksinin %3.4 seviyesinde ilerlediğini göstermektedir. Bu rakamın son 32 yıl içerisindeki en yüksek seviye olması Japonya ekonomisinin deflasyon ile olan probleminin büyüklüğünü de gözler önüne sermektedir. Japonya’da enflasyon son on iki aydır artış sergilemektedir. Deflasyonun ortadan kaldırılmasının tüketici talebinin artmasına yol açacağı tahmin edilmektedir. Fiyatların artış yaşaması tüketicilerin gelecekte daha fazla para ödememek için alışverişlerine hız kazandıracağı düşünülmektedir.
Japonya yaşlanan bir toplum olmasından dolayı, nüfus istatistiklerine göre, bir saatli bombanın üzerindedir. Ekonomide aktif olarak rol alan işçilerin azalması, buna karşın yaşlanan toplum dolayısıyla sosyal güvenlik masraflarının artması bir problem yaratmaktadır. Japonya gelişmiş ülkeler arasında en kötü borç-GSYH oranına (%230) sahip bulunmaktadır. Satış vergileri sayesinde hazinenin elde ettiği gelirin artması hiç şüphesiz ki hoş karşılanacaktır fakat kamu borçlarını ortadan kaldırmak konusunda hiçbir katkı sağlamamaktadır.