Çin, dünyanın en büyük ikinci ekonomisine sahiptir ve yönetimde bulunan Komünist Parti’nin buyruklarını uygulaması dolayısıyla da benzersiz bir yapıya sahiptir. Bu durum Çin ekonomisine rakipleri karşısında daha rahat manevralar yapabilme kabiliyeti tanımaktadır. Çin, endüstriyelleşmiş ülkelere parmak ısırtacak bir büyümenin yıllardır keyfini çıkarmaktadır. Dünyanın en geniş toprak alanına sahip bu ülke aynı zamanda 1.35 milyar popülasyonu ile dünyanın en kalabalık nüfusuna da sahip bulunmaktadır.
Dünyanın uzun bir süredir üzerinden atmaya çalıştığı Küresel Finansal Kriz dolayısıyla Çin malı ürünlere olan talebin azalması dolayısıyla ülke ekonomisinde yavaşlamalar baş göstermişti. Son aylarda bu konuya eğilen Çin hükümeti, ekonomiyi körüklemek amacıyla, bir dizi yeni tedbirler alma konusunda harekete geçmiştir. Bu tedbirler arasında Yangtze Nehri boyunca (yollar, tren yolları ve havaalanları gibi) yer alacak altyapı çalışmaları yer almaktadır. Hükümet bu sayede Şanghay ile kalabalık olmayan ve gelişmemiş yerleşim bölgeleri arasındaki bağlantıyı güçlendirmeyi hedeflemektedir. Bu çalışmalara paralel olarak, merkez bankası üreticilere ve ihracatçılara verdiği kredi desteğini de artıracaktır.
Çin, büyümedeki sürekliliği garanti altına alabilmek için yerel talebi perçinleme arzusu içerisindedir fakat bunun sağlanabilmesi tüketici harcamalarının fazlalaşmasına, diğer bir deyişle gelir artışına bağlıdır. Bu ülkede kapitalizm ile flört eden kesimler zenginliklerine zenginlik katarken bazılarının payına henüz bir şey düşmemiştir.
2013 yılının 4ünci çeyreğinde %7.7 büyüyen Çin, yavaşlamanın etkisi ile 2014 yılının 1inci çeyreğinde %7.4 seviyesine gerilemiştir. Çin’in büyük oranda ihracata dayalı büyüme hızını dengelemek amacıyla yerel talebi güçlendirmesi konusunda bazı endişeler bulunmaktadır. Bu durum hükümetin büyümeyi neden harcamaları ve altyapıyı kullanarak gerçekleştirmeye çalıştığını da açıklayabilir. Kabine tarafından Xinhau haber ajansına yapılan açıklamada: “Altın suyolunun (Yangtze Nehri) daha iyi bir şekilde kullanılması gelişmiş bölgeler ile potansiyel sahibi yerler arasındaki entegrasyonun güçlendirebilir ve Çin’in ekonomik büyümesine yeni enerjiler enjekte edebilir” ifadesi kullanılmaktadır. Yangtze Nehrine komşu olan 11 vilayetin ülke GSYH’sinin %41ini oluşturduğu tahmin edilmektedir.