Perşembe günü Avrupa Merkez Bankası, Euro Bölgesi ekonomisinin iyileşme sürecini güçlendirmesini umduğu, bir dizi yeni önlemler aldığını ilan etmiştir. Alınan kararların en başında -Temmuz ayından bu yana %0.15 seviyesinde bulunan- faiz oranlarının %0.1 oranında azaltılarak %0.05 seviyesine çekilmesi gelmektedir. Bu indirimin amacı, bankaların Avrupa Merkez Bankasından daha ucuz maliyetlerde kaynak temin edebilmesi ve bunu Euro Bölgesindeki iş çevrelerine de yansıtmasıdır. Diğer bir deyişle firmaların büyümesi ve istihdam artışı kolaylaştırılmaya çalışılmaktadır. Tabi bunu zaman gösterecek. Buradaki asıl sorun faiz oranlarının uzun bir süredir tarihin en düşük seviyelerinde olmasına rağmen iş çevrelerine para akışının sağlanamamasıdır. Neticede firmalar, piyasa koşullarının büyümelerine elverişli olduğuna (talebin arttığına ve kısa dönemde artacağına) inanmadığı sürece yatırımlarını genişletmek istememektedir.
Faiz oranlarının aşağı çekilmesi doğal olarak Euro üzerinde baskı yaratmış ve diğer büyük para birimleri karşısında düşüş yaşaması sonucunu doğurmuştur; zira Euro tutanların kazançları gerilemektedir. Fakat oranların halihazırda taban seviyelere yakın olması, hissedilen etkinin kısa ömürlü olmasına da yol açabilir. Eğer alınan tedbirler efektifliğini kanıtlarsa, para birimi tırmanışa geçebilecektir. Dünkü seans içerisinde 2013 yılının Temmuz ayından bu yana gözlenen en düşük seviyeye gelen (1.2931) EUR/USD paritesi, bugün 1.2955 seviyesine gelmiştir.
Avrupa Merkez Bankası tarafından alınan bir başka karar ise bankalardan borçlanma araçlarının (garantili özel borçlar) satın alımıdır. Başkan Mario Draghi konuşmasında "Euro Sistemi, basit ve şeffaf yapıda olan varlığa dayalı alımlar (ABS) gerçekleştirecektir, bu alımlar özel sektör varlıklarına veya kamu sektörü varlıklarına dayalı olabilir. Bu sayede ABS piyasasının ekonomiye kredi akışı sağlamaktaki rolü de sağlanmış olacaktır" ifadesini kullanmıştır.
Depozito oranlarını -%0.1 seviyesinden -%0.2 seviyesine gerileten Avrupa Merkez Bankası, diğer bankaların paralarını merkez bankasında park etmelerini daha da zor bir hale getirmiştir (artık bankalar paralarını merkez bankasında saklamak için iki misli masraf ödemeyeceklerdir).