Çin Merkez Bankası da diğer büyük merkez bankalarına benzer şekilde belirli bir enflasyon seviyesi hedeflemektedir; Çinli yetkililerin arzusu %2 oranını tutturmaktır. Yıllar boyunca edinilen tecrübeler, düşük oranlarda gerçekleşen yıllık fiyat artışlarının ekonomi için iyi olduğunu diğer taraftan ise deflasyonun (negatif enflasyon) tüketici harcamalarını törpüleyerek ekonomiye zarar verdiğini ortaya koymuştur.
Bir süre önce açıklanan veriler Çin'de Kasım ayı enflasyonunun %1.4 ile 2009 yılından bu yana gözlenen en düşük seviyeye indiğini göstermektedir. Fiyatlarda yaşanan değişim analizcilerin tahminlerinin gerisinde almıştır; pek çok kişi enflasyonun %1.6 seviyesinde çıkacağını tahmin etmekteydi. Tabi kıyaslama yapmak gerekirse, 18 ülkeden oluşan Euro Bölgesi'nde enflasyon geçen ay %0.3 seviyesindeydi. Enflasyon oranının Çin'de gerilemesinin temelinde de Avrupa'ya benzer bir durum bulunmaktadır. Tüketicilerin, üretilen mallara gösterdikleri ilgi limitli düzeylerde kalmaktadır. Çin'in yerel pazarı işlerin mahmurluğunu ortadan silebilecek kadar güçlü bir yapıya sahip değildir; gıda ve emtia fiyatları da son dönemlerde azalma eğilimi içerisindedir.
Son 33 aydır gerileme sergileyen Üretici fiyatları (hammadde üreticilerinin ürünlerini sattıkları fiyat) endeksi son on iki aylık dönem içerisinde %2.7 oranında azalmıştır. Gerileme, analizcilerin görmeyi bekledikleri rakamlardan fazladır ve aynı zamanda hız kesen gayrimenkul piyasasına bağlı olarak azalan endüstriyel materyal taleplerinden de etkilenmektedir.
Merkez bankası geçen ay %3 seviyesinde bulunan faiz oranlarını %0.25 azaltmıştı. Para arzını ucuzlatarak ekonomiye destek olması beklenen bu adım enflasyon baskısını da körüklemektedir. Çin'deki faiz oranları yine de Euro Bölgesi, Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Japonya gibi ekonomilere kıyasla çok yukarıda seyretmektedir (bu yerlerde oranlar halen %0.5 çıtasının aşağısındadır). Bir başka deyişle diğer merkez bankalarının enflasyonu tırmandırmak için yapabilecekleri manevra alanı çok kısıtlıdır, veya hiç bulunmamaktadır.
Çin, bankaların ellerinde tutmak zorunda oldukları rezervleri azaltmak yoluyla da para arzını gevşetebilir. Oranların artırılarak borçlanmaların dizginlenmesi, aşırı hararet yapan konut piyasasını soğutmak için gerekliydi