2nci çeyrekte yıllık bazda %3.9 büyüme sergileyen ABD ekonomisinin 3üncü çeyrekte büyüme hızını %1.5 seviyesine yavaşlatması ilk bakışta Amerika Merkez Bankası'nı 2015 yılı içerisinde faizleri artırmaktan alı koyacak gibi görünmektedir; fakat işin aslı öyle olmayabilir.
Büyümenin 3üncü çeyrekte baskı altında kalması büyük oranda iş çevrelerinin envanterlerini azaltması ve yeni sipariş vermek yerine elindeki stoklarını eritmesi gibi faktörlerden ileri gelmektedir. Eğer bu analiz doğruysa, büyüme 4üncü çeyrekte yeniden hız kazanacaktır; tabi bu da Fed'e faiz oranlarını Aralık ayında yükseltme imkanı tanıyacaktır. Çarşamba günü açıklama yapan Fed, ABD ekonomisinin "ılımlı" bir oranda büyüdüğünü ifade etmiştir. Eldeki verilere göre 2nci çeyrekte %3.6 artan tüketici harcamaları 3üncü çeyrekte %3.2 seviyesine gerilemiştir. Yine de, bu rakam halen sağlıklı bir düzeydedir. Tüketici harcamaları uzun bir süredir "ucuz" (tabi bu kavram görecelidir) seyreden petrol fiyatları tarafından desteklenmektedir. Neticede petrol fiyatlarının düşmesi taşımacılık ve enerji harcamalarının düşmesine katkıda bulunmaktadır ve bu da insanların ceplerinde daha fazla bırakmaktadır.
Eylül ayında tüketici fiyat enflasyonu bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yatay seyretmiştir ve halen Amerika Merkez Bankası'nın %2 hedefinin aşağısındadır. Enflasyon rakamlarının düşük çıkmasında petrol ve doğal gaz fiyatlarının etkisi büyüktür - dünya genelindeki zayıf talep fiyatların artmasını engellemiştir. Diğer merkez bankaları gibi Fed de az ama sürekli bir enflasyonun ekonomi için iyi olduğuna inanmaktadır. İnsanların yapacakları harcamaları geleceğe ertelemesine neden olabilecek uzun bir deflasyon sürecinin talebi azaltacağı ve ekonomiyi yavaşlatacağı düşünülse de sabırsız Batılı tüketiciler istediğini bir an önce elde etmeyi tercih etmektedir. Amerika Birleşik Devletleri'nde gerçek harcanabilir gelir %3.5 oranında artış sergilemiştir.