Steven Harper'in liderliğindeki Muhafazakarlar finansal krizin en kötü dönemleri de dahil olmak üzere son dokuz yıldır iktidarı elinde tutmaktaydı. Ekonominin daha sakin denizlerde yelken açması ile hükümet de değişim yaşamaktadır. Sonuçların büyük bölümünün açıklanması ile birlikte görünen o ki, seçim öncesindeki anketlerde üçüncü sırada yer alan Justin Trudeau yönetimindeki Liberal Parti yarışı birinci sırada tamamlamıştır - Justin Trudeau eski başbakanlardan Pierre Trudeau'nun oğludur.
Liberal Parti, parlamentoya 184 üye sokmuştur, yani çoğunluğu sağlaması için gerekenden 14 fazla koltuk elde etmiştir. Partinin 2011 yılındaki son seçimlerinde sadece 36 koltuk alabildiği düşünülürse, bu gerçekten büyük bir başarıdır. Yeni gelen hükümetin yaptığı planlar, tasarruf tedbirlerini noktalandıracağını açıklamış eski hükümetten farklılık göstermektedir. Yeni hükümet gelecek üç yıl içerisinde, gerekli altyapı harcamalarını gerçekleştirebilmek maksadıyla, bütçe açığı çıkarmak niyetindedir - diğer bir deyişle elde ettiğinden fazla harcama yapacaktır. Bu planlar aynı zamanda orta sınıfın vergi yükünü hafifletecek ve zengin Kanadalılardan daha fazla vergi alınmasını sağlayacak değişiklikler de içermektedir. Hükümetin diğer hedefleri arasında -ABD'nin bazı eyaletlerinde de olduğu üzere- marihuana (esrar) kullanımının yasallaştırılması, çevresel sorunlara karşı daha çok adım atılması, Suriye'deki askeri faaliyetlerin azaltılarak göçmenlere daha fazla yardım sağlanması (fakat hükümet Irak güçlerinin eğitilmesine destek vermeye devam edecektir) bulunmaktadır.
Kanada dünyanın en zengin on ülkesinden birisidir. 35 milyondan fazla nüfusa sahip ülke çok büyük doğal kaynaklara sahiptir fakat buna karşın Kanada yüksek teknolojiye sahip endüstriyel bir ekonomi olarak değerlendirilmektedir. İşsizlik oranı %6.9 seviyesindedir ancak 24 yaşın aşağısında olanlara bakıldığında bu oranın ikiye katlandığı göze çarpmaktadır. Birinci çeyrekte yaşanan %0.2 oranında küçülme ertesinde ikinci çeyrekte %0.1 daha küçülen ekonomi resesyona girmiştir.