Britanya Ticaret Odası başkanı John Longworth'un (kendisinin istifası ile neticelenen) ülkenin Avrupa Birliği dışarısında daha parlak bir geleceğe sahip olacağı yolundaki açıklamasının hemen sonrasında Britanya Endüstri Konfederasyonu (CBI) da tartışmaya dahil olmuştur. Britanya Endüstri Konfederasyonu tarafından 773 İngiliz firmasının katılımıyla gerçekleştirilen ankete göre iş yerlerinin %80 gibi büyük bir çoğunluğu Avrupa Birliği ile yola devam edilmesini arzulamaktadır. Bu noktada, halkın görüşünün farklılık kaydettiğini ve topluluk içerisinde kalmak isteyenlerin çok az farkla önde olduğunu (%51 - %49) de belirtmek isterim. Ekonomik bir perspektiften değerlendirmek gerekirse, iş dünyası liderlerinin İngiltere'nin uzun vadeli çıkarları konusundaki görüşleri kamunun görüşlerinden daha önemlidir. Tabi yine de İngiltere'nin Avrupa Birliği'ndeki kaderini tayin edecek olanlar seçmenlerdir.
Britanya Endüstri Konfederasyonu, yapılan kampanyaların hiç birisini desteklemeyeceğini belirtmiş olsa da konu ilgili görüşlerini net bir şekilde ifade etmekten kaçınmamaktadır. Konfederasyonun yöneticisi Carolyn Fairbairn, yaptığı açıklamada, "Üyelerimizden gelen mesaj çok nettir. Büyük bir çoğunluk Birleşik Krallık'ın -daha iyi iş, istihdam ve zenginlik için- Avrupa Birliği içinde kalmasını istemektedir. Ayrılmak ekonomik anlamda çok ufak bir fayda getirebilir fakat bu aynı zamanda Avrupa Birliği'nin bir parçası olmamızdan dolayı elde ettiğimiz pek çok avantajı kaybetmemiz riski anlamına da gelmektedir" demiştir.
CBI'nın tartışmanın hiç bir tarafında yer almayacağını ilan eden Fairbairn, konfederasyonun ekonomik anlamda ülkenin yola AB ile devam etmesinin daha iyi olacağını düşünmeyi sürdüreceğini vurgulamıştır. Fairbarin, aynı zamanda, "Üyelerimizin azınlıkta kalan bir bölümü AB'den ayrılmayı desteklemektedir. Biz onlarında görüşlerine saygı duymaya ve fikirlerini yansıtmaya ve ayrıca tüm iş çevrelerinin daha iyi koşullar elde etmesine olanak tanıyacak reformlar yapılması arayışına devam edeceğiz. Öte yandan, CBI üyelerinin büyük kısmı tam üyelik haricindeki alternatiflerin şu anki imkanları sunabileceğine ikna olmamıştır. Avrupa Birliği ile yolları ayırmamız arayışında olanların bu senaryonun istihdam ve iş dünyasına yapacakları konusundaki düşüncelerini görmeyi bekliyoruz" sözlerini sarf etmiştir.
Anket verileri incelendiğinde her yirmi firmadan sadece birisinin kendi işlerinin İngiltere'nin Avrupa Topluluğu dışına çıkması durumunda gelişeceğini söylediği görülmektedir; %15'lik bir kesim ise halen kararsızdır. AB'den ayrılma fikrinin destekçileri firmalar genelde küçük ve orta ölçekli firmalardır.
İşleri zora sokan bir durum ise gruplardan birisinin Birleşik Krallık'ın AB'den ayrılması yönünde düzenlediği kampanyadır. Bu grup, İngiltere'deki iş dünyasının sadece %0.1'inin 250'den az elemana sahip olmasından ötürü anketin tüm kesimlerin sesini yansıtmaktan uzak olduğu konusunda şikayetçidir. Grup başkanı Matthew Elliott, "Britanya Endüstri Konfederasyonu'nun hassasiyetin farkına varması referanduma yönelik kampanyaların herhangi birisinin parçası olmama yönünde karar alması sevindirici" demiştir. Elliott'a göre, "konfederasyon, iş çevrelerinin konu üzerindeki görüşünü yanlış bir şekilde aksettirmekte ve Brüksel'in sesi gibi davranmaktadır."
Avrupa Birliği'nden çıkılması taraftarı olanların İngiltere'nin bu yönde karar alması durumunda, ülkenin geleceğinin nasıl olacağına dair düşüncelerini (ve tabi neden ayrılık sonrasında eski partnerlerimizin bize eskisi gibi muamele etmeye devam edeceği sorusuna) somut bir şekilde beyan etmeleri gerçekten yerinde olurdu. Yapılacak ikili ticaret anlaşmalarının şu anda elimizde olanlardan daha iyisini temin edeceğinin garantisini vermeleri mümkün değildir. Kaldı ki, bu anlaşmaların yapılması ve uygulanmaya konmasının alacağı zamanın da düşünülmesi gereklidir. Aslında bu tartışmanın sağlığı açısından AB'den ayrılmayı savunanların öncelikle arzularının tam olarak ne getireceğini idrak etmesi gerekmektedir fakat görünüşe göre tartışmanın temelinde gerçeklerden çok hisler yatmaktadır.