2016 yılının 3üncü çeyreğine ait veriler tamemen Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden ayrılma kararı alması sonrasındaki tabloya aittir. Yine de, ülke halen Avrupa Birliği üyesidir ve bu üyeliğin sağladığı ticaret kolaylığının avantajlarından faydalanmaktadır. Britanya’nın ayrılma sürecini resmen başlatması sonrasında neler olacağı, AB ile ilişkilerin gelecekte nasıl bir hale dönüşegeği ise tamamen bir belirsizlikten ibarettir. Bu sebepten ötürü, eldeki rakamlara bakarak İngiliz ekonomisine yönelik tahminler yapmak bir hayli zordur.
Birleşik Krallık’ın 3üncü çeyrek büyümesine ait ilk rakamlar ekonominin %0.5 oranında genişlediğini göstermektedir - piyasa tahminleri bu rakamın %0.3 oralak açıklanacağı yönündeydi. Veriler beklentilerin yukarısında olsa da, 2nci çeyrekteki %0.7’ye kıyasla, yavaşlama gözlenmektedir. Ülkenin can damarı hizmet sektörü iyi bir performans sergilemiş ve %0.8 oranında genişlemiştir. Bu sektöre ait verilere bakıldığında taşımacılık, depolama ve iletişimin %2.2 oranında büyüdüğü anlaşılmaktadır. Diğer taraftan, işin ilginç tarafı diğer detaylarda gizlidir. Birleşik Krallık’ın inşaat sektörü %1.4, imalat sektörü %1 ve endüstriyel üretim %0.4 oranında daralmaya maruz kalmıştır.
İngiliz sterlininde meydana gelen değer kaybının Britanyalıları çok kötü bir derecede etkilemediği söylenmektedir (para birimi, referandumdan bu yana geçen sürede, Amerikan doları karşısında yaklaşık %17 oranında değer yitirmiştir). Tabi bu durumdan en memnun olanlar turistlerdir; neticede bu durum onların alım gücünü artırmıştır. Sterlinin zayıflaması ülkenin ihraç ürünlerini dış piyasalarda daha rekabetçi bir hale de getirmektedir. Öte yandan, para biriminin değer yitirmesi -ithalatı pahalılaştırmasından ötürü- enflasyonu körüklemektedir.
Zaman içerisinde netlik kazanacak ek veriler sayesinde istihdam piyasası ve ülke dışarıdan yapılan yatırımlara yönelik tablo da açığa çıkacaktır. Rakamlar, ülke ekonomisinin geleceğe sağlıklı bir durumda ilerlediğini işaret edebilir.