2016, yakın geçmişimizdeki seneler içerisinde en tahmin edilemeyecek olaylara tanıklık etmiştir; Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden boşanma kararı, Avusturya’da aşırı sağ kanattan bir adayın başkanlığa uzanması ve Amerika Birleşik Devletleri’nde Donald Trump’ın Bezay Saray’ın yeni ev sahibi olması, Fed’in faiz oranlarını normal seviyelere getirmek maksadıyla sene içerisinde dört kez faiz artırmayı planlaması fakat dünya çapında yaşanan gelişmeler nedeniyle planların suya düşmesi.
Amerika Merkez Bankası’nın faizleri yükseltmeye çok yakın olduğu her dönemde beklenmedik olay yaşanmış ve planlarda değişikliğe gidilmişti. 2016 senesinin son toplantısında Fed, uzun bir süredir beklenen kararı almış ve faizleri %0.25 artırarak %0.5-0.75 aralığına getirmiştir. Oranların mazisine bakılırsa, uzun vadeli ortalamanın %5.83 olduğu görülmektedir; bu süre zarfında faizler %20 gibi insanın gözünü yaşartan düzeylere çıktığı gibi %0.25 gibi (yakın geçmişte olduğu üzere) çok düşük seviyelere de gerilemiştir.
Amerika Merkez Bankası’na göre faizlerin 2017 yılı içerisinde üç kez daha yükseltilmesi ve %1.4 civarına getirilmesi söz konusu olabilir. Donald Trump yönetimi vergi indirimleri ve kamu harcamalarının fazlalaştırılması gibi vaatlerde bulunmaktadır fakat bunların ne kadarının Senato ve Temsilciler Meclisi’nden geçeceği henüz belli değildir.
Forex piyasasının Fed’in açıklamalarına tepkisi keskin olmuştur. Salı gününün kapanışlarına göre inceleyecek olursak: EUR/USD paritesi 1.0638 seviyesinden 1.0486, USD/JPY paritesi 115.30 seviyesinden 117.70 seviyesine ve GBP/USD paritesi 1.2683 seviyesinden 1.2513 seviyesine gerilemiştir. Piyasada Amerikan dolarının bu derece güçlenmesinde Fed Başkanı Yellen’in “Hanehalklarının ve iş dünyasının, benim ve iş arkadaşlarımın ABD ekonomisinin güçlü adımlarla yol alacağına inandığımızı bilmesi yerinde olacaktır. Kuvvetli bir istihdam piyasası ve dayanıklı bir ekonomiye sahibiz” sözleri de önemli rol oynamıştır.