İngiltere Başbakanı Theresa May’in konuşması bugün yatırımcıların ilgi odağı olmuştur zira kendisi AB ile bağların kopmasından sonra bölge ile olacak ilşkilerin geleceğine dair açıklamalarda bulunmuştur.
Maliye Bakanı Philip Hammond, daha önce yaptığı konuşması esnasında Birleşik Krallık ‘ın Avrupa Birliği’nden ayrılması dolayısıyla ortak pazardan ihraç edilmesi halinde ülkesinin “ekonomik model”ini değiştireceğini ifade etimştir. Bu, şaşırtıcı bir açıklamadır. Britanya, ayrılması ertesinde AB ile ticaret yapmaya devam edecektir - AB ile anlaşması bulunmayan herhangi bir diğer ülke gibi. Diğer taraftan, Avrupa ise İngiltere’nin AB’nin 4 temel özgürlük koşuluna bağlı kalmaması durumunda üyeliğinin sağladığı avantajların sağlanmayacağını net bir dille ortaya koymaktadır (Birleşik Krallık bu koşullara riayet etmek niyetinde değildir).
Hammond, ortak pazara erişimlerinin engellenmesi durumunda, Birleşik Krallık hükümetinin sessiz kalmaması gerektiğini ve ülkenin rekabetini koruyabilmesi maksadıyla “yapılması gereken her şeyi” yapması gerektiğini söylemektedir. Kendisi, Britanya ile AB arasında karşılıklı bir ticaret anlaşmasına varılabileceği umudunu taşımaktadır. Philip Hammond, “Eğer değişik bir şey yapmak zorundan kalırsak, o zaman değişik bir yapıya dönüşmemiz gereklidir. Eğer Avrupa pazarına erişemezsek, eğer dışarıda bırakılırsak, eğer Britanya AB’den piyasaya erişemeyeceği bir şekilde ayrılırsa, o zaman kısa vadede ekonomik olarak hasar alabiliriz. Bu durumda, rekabetten geri kalmamak için ekonomik modelimizi değiştirmek zorunda kalabiliriz. Elimizden gelen her şeyi yapacağımıza emin olabilirsiniz. İngilizler, yere çöküp ne kötü bir yara aldık demeyecektir. Modelimizi değiştireceğiz ve geri döneceğiz ve yeniden piyasaya gireceğiz” demektedir.
May ve Hammond’un Birleşik Krallık’taki seçmenlerin sadece %37’sinin iradesini sergiledikleri düşünülecek olursa, parlamentonun onayı almalarının bir hayli zor olacağı ifade edilebilir. Neticede referandum öncesinde parlamentonun büyük bir bölümü AB’de kalınması taraftarıydı.