Bazen kazanmanız mümkün değildir. Eğer bir ülkenin ticaretinde dengesizlik varsa, kamu tarınfan meydana getirilen borçları ödüyorsa, bir borç dağı oluşturuyordur. Fakat Almanya kendisini, ticaret fazlasından dolayı, eleştirilerin ortasında bulmaktadır.
Almanya güçlü istihdam ve yüksek vergi gelirleri sayesinde geçen yıl 24 milyar Euro bütçe fazlası açıklamıştır.
Bu başarı artan konut harcamaları ve Almanya’ya gelen büyük bir mülteci grubuna (yaklaşık son iki senedir) yapılaan yardımlara rağmen elde edilmiştir. Federal yasa bu fazlanın bir bölümünün sığınmacılar için kullanılan fona aktarılmasını zorunlu kılacaktır. Gelir vergisi ve gayrimenkul vergisindeki artışlar ve tam istihdam yerel ve federal hükümetin harcamaları ve sosyal güvenlik masrafı toplamını geride bırakmatadır.
Almanya ekonomisi geçen sene, tüketici harcamaları ve hükümetin masraflarındaki artış dolayısıyla, %1.9 oranında büyümüştür. Ticaret fazlası, GSYH’nin %0.8’ine, diğer bir deyişle 23.7 milyar Euroya denk gelmektedir. Bu artışın Federal payı (7.7 milyar Euro) sığınmacılar için kullanılacaktır - mülteci başına 7700 Euro.
Bu konuya yönelik açıklamada bulunan Angela Merkel, “Eğer Federal seviyeye bakacak olursanız, elde edilen fazlanın aslında küçüktür” demektedir. Merkel, savunma, sosyal iyileştirme ve iç güvenlik harcamalarının yükseldiğini ifade etmiştir. Almanya Başbakanı Merkel aynı zamanda, “Yeni borçlar almıyoruz ve bu da bize daha fazla manevra imkanı sağlıyor” ifadesini kullanmıştır.
Avrupa Komisyonu, Almanya’nın elde ettiği fazlanın Euro Bölgesi’ne yardımcı olabileceğini ve Almanların -tasarruftan ziyade- gerek kamu gerekse özel sektöre daha fazla yatırım yapması gerektiğini söylemektedir. Komisyon tarafından yapılan açıklamada, “Yeni politikaların hedefinde yatırımları güçlendirmek, hizmet sektöründe refomlar yapmak, vergi sisteminin verimliliğini artırmak olmalıdır. Yaşlanmanın etkisinin azaltılabilmesi için düşük ücretlilerin ve yaşlı çalışanların gelirlerinin artırılmasına çaba sarf edilmelidir” denilmektedir.