EUR/USD paritesi Cuma günü yükselerek 1.30 seviyesini test etmeye çalışmıştır. Bu girişim sadece başarısız olmakla kalmamış, oluşturduğu kayan yıldız formasyonu ile daha çok satıcının ilgisini çekmiştir.
Şu an içinde bulunduğumuz piyasanın birçok yatırımcı için kafa karıştırıcı olduğu şüphesizdir. Çok az detayın ortaya çıktığı, umutlara bağlı bir ralli görmüş bulunmaktayız. Bu durum uzunca bir süre devam etmiştir. Yapılması gerekenlerin sadece verilen sözlerde kaldığı, somut adımların atılmadığı bir durumda Euro’nun bu kadar yükselebilmesi gerçekten hayret vericidir.
Öte yandan, grafiğe baktığımızda, bir alçalan üçgen formasyonu oluşması ihtimalinin bulunduğunu görmekteyiz. 1.30 seviyesinin gösterdiği direnç, paritenin bu seviye üzerinde uzunca bir süre kalabileceği ihtimalini azaltmaktadır. Kaldı ki, bu direnç bölgesi 1.35 seviyesine kadar uzanmaktadır. Bu yüzden, paritenin almış olduğu mesafeyi korumakta zorlanacağını düşünmekteyim.
Pariteyi yukarı doğru teşvik eden trend (akım) çizgisine yaklaştığımız gerçeğini de bu analize eklemeliyim. Bu akım çizgisinin kırılması durumunda paritenin karşısına çıkacak potansiyel destek seviyesi, biraz önce bahsetmiş olduğum üçgenin alt çizgisini oluşturan 1.28 seviyesi olacaktır. Bu seviyenin aşağısında gerçekleşecek günlük bir kapanış ertesinde tereddütsüz ve agresif bir biçimde Euro (Avro) satıyor olacağım.
Haber başlıkları
Euro (Avro) satışını hangi olayın tetikleyeceğini bilmesem de, içerisinde bulunduğumuz bölgenin böyle bir hareketin başlaması için ideal bir yerde bulunduğunu düşünmekteyim. Piyasa üzerinde büyük etki yaratacak bir manşetin satış dalgasına neden olacağı açıktır, fakat neyin ne zaman gerçekleşeceğini bilemememiz en büyük sorunu teşkil etmektedir. Çevremizde potansiyel tehlikeler bulunmaktadır.
Benim düşünceme göre, Avrupa’nın içinde bulunduğu borç krizi son bir buçuk senedir süregelen durumunu korumaya devam edecektir. Yani yeni sürprizler ortaya çıkmaya devam ederek pariteyi aşağı doğru sürükleyecektir. İlk başta sadece Yunanistan gündemdeydi. Arkasından İrlanda, Portekiz, İspanya ve İtalya piyasa gündemine oturdu. Bu ülkelerin yaşadığı sorunlar aynı olmasa da, Belçika’nın sorularını da sormamız gerekmektedir. Bütün bunları göz önünde bulundurduğumuzda, pariteyi aşağı çekecek bir haber başlığını hayal etmek pek de zor olmasa gerek.