"Amerika hapşırırsa, dünyanın geri kalanı nezle olur" sözü bir hayli eskidir ve dünyanın en büyük ekonomisinde yaşanacak sorunların diğer ekonomiler üzerinde de olumsuz etkiler meydana getireceğini anlatmaktadır. Uluslararası Para Fonu (IMF), bu sözün artık dünyanın ikinci en büyük ekonomisine yönelik de kullanılabileceğini düşünmektedir.
Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi haline gelen Çin, tüm dünya genelinde %12'lik bir paya sahiptir. Bu hesaba göre Amerika Birleşik Devletleri %23 ve Avrupa Topluluğu %17 oranında paya sahiptir (tabi ki Avrupa Topluluğu bir devlet değil sadece bir bloktur). Çin son yıllarda muazzam bir büyümenin keyfini çıkarmıştır. Bu ülke, 1995 yılında, küresel bazda sadece %2'lik bir paya sahipti. Pek çok emtianın en büyük ithalatçısı konumundaki Çin'deki ekonomik aktivitenin hız kesmesi bir dalga etkisi yaratmıştır. Çin'deki talebin azalması petrol ve bakır gibi birçok emtianın fiyatlarını aşağı çekmiştir - bu ürünleri ithal edenler için iyi ihraç edenler için ise kötü haber.
Uluslararası Para Fonu'na göre, Çin ekonomisinin yavaşlaması küresel büyümeyi sekteye uğratabilir. Yine de, IMF 2015 yılında büyüme tahminde çok hafif bir değişiklik yapmıştır (%3.4 seviyesinden %3.3 seviyesine çekmiştir). IMF, Çin ekonomisinin bu yıl %6.8 oranında büyüyeceği beklentisini taşımaktadır - geçen yıl %7.5 oranında genişleme sergilendiği düşünüldüğünde azalma ürkütücü gibi görünse de %6.8 rakamı pek çok güçlü ekonomi için bile ancak hayallerde ulaşılabilecek bir düzeyi tanımlamaktadır. IMF'nin diğer tahminlerine bakılırsa, ABD büyüme hızının %2.5 seviyesinden %2.4 seviyesine çekilirken Avrupa büyüme hızının %0.8'den %1.5'e çıkarıldığı görülebilir. IMF, Çin'in ekonomisini dengelemek (tamamen ihracat ekonomisine bel bağlamaktan ziyade yerel talebin de canlandırılması) için tüm çabaları sarf etmesi çağrısında bulunmaktadır.
Uluslararası Para Fonu tarafından hazırlanan raporda Amerika Birleşik Devletleri'nin faiz oranlarını artırmasının da ekonomik büyümeyi zayıflatacağı uyarısı yapılmaktadır. Analizcilerin büyük bir bölümü Amerika Merkez Bankası'nın para politikalarına güz döneminde başlayacağını tahmin etmektedir - ilk adım belki de önümüzdeki Eylül ayı toplantısında atılabilir.